Artık türküler de yetmiyor dertlerin çokluğunu anlatmaya.
Sapkınlar yetmiyormuş gibi, yakın akrabaları tarafından çocukların, kadınların katliamı devam ediyor.
Muktedir ekonomistler kitap yazarken dolar fırlıyor, zamlar fırlıyor, yoksulluk artıyor, tehditler artıyor, baskılar, yasaklar artıyor.
Ancak toplumun fazla umurunda değil.
Hangi pozisyonun ofsayt olup olmadığı daha önemli.
Pandemi virüsü mü, yokluk, yoksulluk mu daha öldürücü bilemiyorum.
Hangi maskeyi takalım, hangi aşıyı kaç doz olalım?
Hangi mesafede duralım, hangi dezenfektanı kullanalım?
Hangi inanca sarılalım, hangi ilaha, lidere kul köle olalım?
Hangi törene katılalım, hangi bayramı kutlayalım?
Kiminle helalleşelim, kiminle küselim.
Bir of çeksek hangi dağ yıkılır?
Derdimiz yok mu, az mı, çok mu?
Hangisine yanalım?
Toplumu nefes alamaz hale getirenlere, kabul edenlere, biat edenlere, savunanlara tek değil tüm dillerden LANET OLSUN.
