Üç Ye de ne yahu diyeceksiniz, üç ye bir formülasyon, siyasilerimizin en çok seçim öncesi kullandıkları bir formül veya kısaltma da diyebiliriz.
Yolsuzluk
Yoksulluk
Yasaklar
Allah aşkına vatandaşın bu formülde hiçbir dahli yok, daha çok vatandaşlar bu üç y’nin mağduru durumunda.
Yolsuzluklar yıllar boyu yaşanmış ve genelde yapanın yanına kâr kalmıştır. Kar kalmış kalmasına mağduru vatandaş olmuştur.
Yolsuzluk: TDK’ye göre tanımı “bir görevi, bir yetkiyi kötüye kullanma, yasaya, kurala, yönteme aykırı iş yapma.” Yani usulsüzlük
Yolsuzluk: Wikipedia’da şöyle tarif edilmektedir; Usulsüzlük veya yolsuzluk, ticari açıdan etkinliği hukuken tam anlamıyla kontrol edilemeyen, daha çok kamu kuruluşlarında, özellikle yerel yönetimlerde oluştuğu iddia edilen, mevzuatın esnetilip görmezden gelinmesi veya ihlallere göz yumulması halleri olarak tanımlanabilir.
Yani gücü eline alan birileri o gücü kendi lehine kullanma, kılıfına uydurarak kendine yasadışı çıkar elde etmektir.
Seçim öncesinde hemen hemen bütün partilerin yolsuzlukları önleyeceğiz diye söz verdikleri buna rağmen her dönemde az veya çok yolsuzluğun olduğu da bir gerçektir.
Tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan beytülmale dadanmak vatandaşın cebinden para çalmaktır.
Hazreti Ömer’(R.A.) in devlet işlerini yaptığımda devletin mumunu kullanıyorum kendi özel işimi yaptığımda kendi mumumu kullanıyorum yaklaşımı beytülmalın ne kadar hassas olduğunu yeterince anlatmıyor mu, ne yazık ki o günden bugüne bal tutan parmağını yalar durumuna gelmişiz. Bırakın bal tutanın parmağını yalaması, bal tutan kovanıyla götürmeye çalışıyor ne yazık ki, bu da bizim Hazreti Ömer (R.A.) anlayışından ne kadar uzaklaştığımızı göstermiyor mu.
Yoksulluk: “Yoksul olma durumu, yoksuzluk, sefillik, sefalet, fakirlik” şeklindedir.
Wikipedia da: Yoksulluk veya fakirlik, günlük temel ihtiyaçların tamamını veya büyük bir kısmını karşılayacak yeterli gelire sahip olmama durumudur. Özellikle, yiyecek, içecek, barınma, giyim-kuşam gibi temel ihtiyaçlara zor erişmek veya erişememek yoksulluk olarak tanımlanabilmektedir.
Yolsuzluk yoksulluğun sebeplerinden sayılabilir. Yolsuzluk olmazsa gelir dağılımı daha adil olur ve yoksulluğun etkisini azaltmayı sağlayabilir.
Ülkenin geliriyle üretimiyle ve milli gelirin adil paylaşımıyla ilgilidir.
Ne yazık ki sessiz çoğunluk yoksulluğun pençesinden bir türlü kurtulamıyor.
Yasaklar: Yasaklar iktidarlara göre değişen vatandaşın sosyal ve bireysel davranışlarını kurallara bağlayan uygulamalardır.
Yasaklarda toplumun yararı söz konusu olmalıdır. Yasalar insan odaklı olmalıdır.Çünkü devletler insanla vardır.
İnsanı olmayan devlet olmaz ve devlet sınırları belli olan toprak parçasında yaşayan insanların seçtiği yöneticiler tarafından oluşturulan kurumlar bütünüdür.
Aslolan insandır, insanı yaşat ki devlet yaşasın diyen Şeyh Edebali buna işaret etmiştir. Devletin dini Adalet
olmalıdır zira Allah Adildir. Yasakları bu çerçeve de düşünmek ve uygulamak gerekir, boşuna mı denmiş “şeriatın kestiği parmak acımaz” diye. Burada ki Şeriat hukuk demektir.Hukuk hakkın yerini bulduğu bir olgudur.
Daha çok seçim öncesinde üç y diyecekler ve vatandaş ta dört gözle bekleyecek kim üç y ile gerçek anlamda mücadele edecek.Saygılar Dualarımla
