Sormuştu zelal yürek Mehmed UZUN usta;
” Ben iyiyim. Sen memleketten haber ver. Hala öldürüyorlar mı esmer yüzlü çocukları eşkıya diye.”
Yanıtı verildi mi ya da nasıl verilir, verilebilir mi bilmiyorum.
Esmer yüzlü çocukların ölmediği, öldürülmediği bir günü hatırlamıyorum kendi adıma.
Cellatların tarihi esmer yüzlü çocukları yazmıyor.
Yasaklar, işkenceler, katliamlar, paramparça olmuş yaşamları da yazmıyor.
İşsizlik, yoksulluk, hukuksuzluk almış başını gidiyor.
Ülke nefesini tutmuş bir videodan çıkacak sözlere kitlenmiş.
Kurumlar, kuruluşlar, muktedirler sus pus.
Her zaman olduğu gibi yine içi boş hamasetlere, karşılığı olmayan övünmelere sığınıyorlar.
Her gün bayram, her gün tören, her gün kutlama, her gün yalan.
Bildikleri tek şey bu.
Mutluluklar içinde yaşıyoruz. Dünya bizi kıskanıyor.
Ancak inanıyorum ki tarihin vicdanı, daha güzel bir ülke ve onurlu bir yaşam uğruna ser verip sır vermeyen, bedenlerini ateşlere yatıran esmer yüzlü çocukları yazacaktır bir gün.
Bu gün 18 Mayıs.
Tarihin zelal vicdanı bu tarihi de unutmayacaktır.
Yarın 19 Mayıs.
Kimin tarihi ne yazarsa yazsın, ne söylerse söylesin.
Hiçbir şey olmamış gibi yine hamasetler tavan yapacak, ezber tekrarlar sınır tanımayacak.
Hatta bugünden başladılar bile.
Bu gün 18 Mayıs.
Tarihin vicdan sayfalarına bir esmer çocuğun adı daha düştü bugün.
Tek değil tüm dillerden SELAM OLSUN tarihe not düşüren o çocuklara.
