Bilinçli, kasıtlı yapılmışsa telafisi yoktur.
Tahribat gün geçtikçe artar.
Öyle de oluyor.
Tarih sayısız örnekleriyle dolu.
Aslında günümüze bakmak bile yeterlidir.
Toprağa ne ekilirse toprak onu yeşertir, fazlasıyla geri verir.
Oysa yanlış ekilen tohum yeşermez.
Verimli olmaz, meyveye dönüşmez.
Yanlış sulama, gübreleme, ilaçlama gibi uygulamalar nafile çabalardır.
Yaşam da böyledir.
Yasak, baskı taşlarıyla örülen duvarlarla çevrili bir ülkede ne özgürlükler kalır, ne ahlak, ne insanlık.
Temeli, bilinçli, kasıtlı yanlışlarla dolu olarak atılan adımlar topluma huzur getirmez.
Bugüne kadar da getirmedi.
Her şey günden güne, daha çok karardı sadece.
Karanlıkta hangi yöne gidildiğini tayin etmek ise çok zordur.
Bir asırdır toplum ve ülke olarak bunun acısını yaşıyor, bedelini ödüyoruz.
Kısacası ne ekilmişse biçilen odur.
Tüm zelal yüreklere tüm dillerden SELAM OLSUN.
